Sabetay Sevi
17. yüzyılın ortalarında, Sabetay Sevi’ye olan inanç, Yahudi dünyasında orman yangını gibi yayıldı, tüm toplulukları kasıp kavurdu ve Yahudi tarihinde benzeri görülmemiş bir inanç krizi yarattı.
Sabetay Sevi’nin 1626 yılında Av ayının 9’unda, İzmir’de zengin bir tüccar ailesinin çocuğu olarak dünyaya geldiği söylenir. Kapsamlı bir Talmud eğitimi aldı ve hâlâ genç yaşlarında dini elitin bir üyesi olan haham olarak atandı. Bununla birlikte, Sabetay Sevi, Talmud’dan ziyade Yahudi mistisizmi ile ilgileniyordu. Onlu yaşlarının sonlarından başlayarak Kabala okudu ve mistik geleneğin sırlarıyla ilgilenen bir grup takipçiyi kendi saflarına çekti.
1648’de, Sabetay Sevi kendisini mesih ilan etti, hahamların memleketinden sürmesi sonucu ve 1650 yılların büyük kısmını Yunanistan ve Türkiye’yi gezerek geçirdi. Selanik ve İstanbul’daki Yahudi cemaatlerinden de ihraç edilen Sabetay’ın Mesih kariyerindeki dönüm noktası, 1665’te Gazzeli Nathan’la buluşmasından sonra geldi.
Nathan, Sabetay’ı mesih olduğuna ikna etmeye çalıştı ve 1665’te Mesih’in geldiğini kamuoyuna duyurdu. Çoğu hahamın muhalefetine rağmen, yaklaşan kurtuluşun yolunu hazırlamak üzere kitlesel bir pişmanlık, oruç ve münzevi eylemler hareketi başlattı. Eylül 1665’te, temel bir kozmik değişimin gerçekleştiğini ve bir yıl içinde Sevi’nin İsrail’in kayıp kabilelerini geri getireceğini ve dirilen Musa’nın kızı Rebecca ile evleneceğini duyurdu.
Aynı ay, Sabetay Sevi, dini bir çalkantı atmosferinin ortasında İzmir’e gitti. Hahamlar ve cemaat liderlerinin heyecanı sonsuzdu. Takipçileriyle birlikte İzmir’de muhaliflerinin kullandığı Portekiz sinagoguna baskın düzenledi, aile üyelerini ,arkadaşlarını ve kadınları Tevrat’ı okumaya çağırdı ve kutsamalarında ilahi ismi telaffuz ettirdi.
Mesih coşkusu Diaspora topluluklarına yayılmaya başladı. Tövbe, aşırı çilecilik, fiziksel acı ve oruç uygulamaları, mest edici sevinç dönemleriyle dönüşümlü olarak bu coşkuyu yaşattı. Gazzeli Nathan’ın yazdığı Mesih duaları yayınlandı. Yahudilerin bir kısmı, Kutsal Topraklara yakın bir zamanda gitmek için göç planları yapmaya başladı.Sabetaycılık, Yahudi Dünyasının her yerindeki toplulukları etkiledi ve büyük bir ivme kazandı. Yahudi dünyasında, inananlar ve muhalifleri arasında derin bir bölünme oluştu.
1666’da Sabetay Sevi İstanbul’da tutuklandı. İsyan kışkırtmakla suçlandı ve padişahın huzuruna çıkarıldı. Kendisine irtidat ya da ölüm seçeneği sunulduğunda, İslam’a geçmeyi seçti. Sabetay Sevi’ye Aziz Mehmed Efendi adı verildi ve kraliyet emekli maaşı ile 1676’ya kadar, gizlice Yahudi olarak yaşadı. Mektupları, öldüğü sırada hala mesih görevine inandığını ortaya koyuyor. Sabetaycılığın uzun vadeli etkisi geniş kapsamlıydı. İlk ve en doğrudan etkisi, 18. yüzyılın sonlarında Polonya’da doğan Hasidik hareket olan Yahudi mistisizmin yeni bir versiyonu idi. Erken Hasidizm’in sessiz, içten ruhsal tonu, Sabetaycıların mesihçi aşırılıklarına karşı bilinçli bir tepkiydi, Hasidik Yahudilerin rebbe veya tzaddik’e olan koşulsuz inancı, Sabetay Sevi ve takipçileri arasındaki dinamiğin emsaliydi. 20. yüzyılın sonlarında, bazı Chabad-Lubavitch Hasidic Yahudileri arasında mesihî coşkunun yeniden canlanması bu ilişkinin sonucuydu.